Ernest Hemingway – Vildan Akdoğan

Ernest Hemingway – Vildan Akdoğan
  • 0
  • 259
  • 30 Ocak 2022
  • 1 Star2 Stars3 Stars4 Stars5 Stars (No Ratings Yet)
    Loading...
  • +
  • -

BİR YAZAR, ASKER, GAZETECİ (SAVAŞ MUHABİRİ), AVCI, AJAN: ERNEST HEMİNGWAY

➸ Yaşlı Adam ve Deniz
➸Güneş de Doğar

Ernest Hemingway yazarlığının yanı sıra pek çok farklı kimlikle de var olmuş bir isimdir. Bir yazar, asker, gazeteci, avcı, hatta uluslararası bir ajan ve tutkularına aşık adam.
Hemingway için avcılık, çocukluktan başlayan bir tutku.
Yazmak, lise yıllarında filizlenen bir serüven.

Hemingway’ın babası tıp doktoru, annesi ise bir müzisyen. Annesi sayesinde müzikle bağ kurmuş ve çello çalmayı öğrenmiştir. Hemingway hayatı boyunca aldığı karalarda kendi bildiğini okumuştur. Ailesinin tüm ısrarlarına rağmen üniversite eğitimi almaya reddetmiştir ve Kansas City Star gazetesinde muhabirlik yapmaya başlamıştır. Sonralarda ise gazetedeki görevini bırakarak askerlik üniformasını giymiş ve savaş meydanında iken romanlarının, hikâyelerinin konusunu içten içe sarmalayan o dünyaya dâhil olmuştur. Çocukken başladığı avcılık, balıkçılık ve kampçılık yetişkinlik dönemlerinde de büyük bir tutkuyla hayatında yer almış ve avcılığının esintileri romanlarının sayfalarında estirmiştir. Yazdığı romanlarının konularını, karakterlerinin yaşamları, zevkleri, kahkahaları ve sözleri kendi hayatının farklı kareleri içinden yakalamış da sayfalarına çizmiş sanki Hemingway. Yaşlı Adam ve Deniz, 1935 yılında yakaladığı ve dillere destan olan köpek balığından filizlenmiştir. Hatta Fidel Castro 1960’da Hemingway için bir turnuva bile düzenletmiştir.
Küba’da rejim değişikliğinden sonra paranoyaklaşan Hemingway FBI’nın peşinde olduğuna dair sözler etmeye başlamıştı. Bu sözlerine o zaman itibar edilmemesine rağmen daha sonra ise FBI Hemingway’i takip ettirdiğini açıkladı. Çünkü Ernest’in KGB ile ilişki içinde olan bir ajan olduğu iddia ediliyordu. Bu paranoyaklaşmalardan birkaç zaman sonra Hemingway iki erkek kardeşi ve babası gibi intihar (deliller buna işaret) etti. Hayatına kendi son verdiği açıklansa da onun bir suikasta kurban gittiğini düşünenler vardır.
Eserlerinde savaş dönemi ve ardından yaşanan zorlu dönemlerin birey de ve toplumda meydana getirdiği değişimleri, yıkımları kelimelere bu kadar ustaca sığdırabilmesi Hemingway’in savaş içindeki bilfiil bir asker olarak yer almasından kaynaklanıyor. Hemingway’in edebi kişiliği dersek; dikkatlice, ustaca ve arı dille ayrıntıları işleyen bir yazar çıkar karşımıza. Ayrıntıları işlerken kapalı, süslü, ağdalı tasvirlere ihtiyaç duymaz; onun saf bir dik üslubuyla işlediği betimlemeleri vardır.
Ne kadar eleştirilse de o, böyle yazmaya devam etti. İyi ki de devam etti. Çünkü onun kendine has denizler kadar hırçın kaleminde yön bulan yazılar bugün edebiyat dünyası için çok kıymetli. Yaşlı Adam ve Deniz’de mücadeleyi, pes etmemeyi, cesareti ve yaşamı sayfalarca Santiago’nun ufak balıkçı teknesindeki balık tutma macerasıyla anlatmıştır. Ernest denizciliğe ve terimlerine o kadar hakim ki kitabı adeta bir kaptan yazmış gibi okuyorsunuz. İçindeki mücadeleye gözlerinizi dikip Santiago’nun yaşlanmayan cesaretine ve inadına tutununca denizdeki dalgaları hissediyorsunuz ta en derinlerinizde ve korkularınızda… Böyle olunca da kitabın son sayfasına geldiğinizde sudan çıkmış balık gibi oluyorsunuz. Ardından dalgaların içinden kıyıya vuruşun yorgunluğu geliyor üzerine ve mücadele etmenin, pes etmemenin seni hedefe ulaştıracağını öğreniyorsun.
” Şu anda yaşlı adamın kafası sakin kalbi cesaretle doluydu ama ne var ki pek ümidi kalmamıştı. ‘Yaşamak iyi şeydir.’ diye düşündü. Canavarın yaklaşmasını kollarken büyük kısmetine bir göz attı. ‘Her şey bir düş olabilirdi.’ diye aklından geçirdi. ‘Vurmasına, saldırmasına engel olamam ama belki bende onu haklarım. Dentusa lanet olası musibet.”
(Sayfa 104)

Elbette her geceden sonra
GÜNEŞ DE DOĞAR
Savaş sonrası hayata, yaşamaya dair değerleri sarsılan, savrulan fikirlerini toplamaya çalışan arayış içinde olan bir grup insanın romanı. Bir buçuk ayda yazılmış Hemingway’in onu ustalığa taşıyan büyük romanı. Savaştan sonra insanların düş kırıklıklarını, savrulmuş değer yargılarını yazan Hemingway bu romanında da sade bir dille yazılan muazzam bir eder ortaya koymuş. Romanda karakterlerin hepsi aşkta, dostlukta, yaşamda mutluluğu arıyor köşe bucak.

” Gerçekten sizi konuşurken dinlemek isterdim, dostum.”
”Benimle konuştuğunuzda cümlelerinizi bir türlü tamamlamıyorsunuz.”
”Sen tamamla diye yarım bırakıyorum. İsteyen tamamlasın, hem de istediği gibi.”

Okurken gözlemleyebildiğim kadarıyla bendeki Hemingway’i yazmaya çalıştım. Okumadıysanız eğer bence bir köşesinden Ernest Hemingway okumalısınız. Edebiyat için farklı, pek çok kapısı olan ve tüm kapıları tek bir adama çıkan yazar.

Ada S.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir